İlkelerimiz
Derin Yoksulluk Ağı; yoksulluğu çok boyutlu bir çerçevede, kişilerin temel hak ve ihtiyaçlarına erişimlerinin kısıtlanmasının yanında ekonomik, sosyal, politik ve kültürel haklarına ulaşımlarının da engellendiği bir olgu olarak ele alır. Bu doğrultuda DYA aşağıdaki ilkelerle hareket eder;
1. Hak Temellilik İlkesi: Derin yoksulluk bütünüyle bir eşitsizlik ve insan hakları meselesidir. Bu nedenle DYA yoksullukla mücadele eden kişilere yönelik sosyal destek çalışmalarının hak temelli bir zeminde gerçekleşmesi gerektiğini vurgular. “İyilik” ve “yardımlaşma” gibi hiyerarşi temelli kavramların yerine “dayanışma” ve “insan haklarına erişim” kavramlarının temel olması gerektiğini savunur.
2. Dayanışma İlkesi: Derin Yoksulluk Ağı dayanışmanın gücüne inanır. Yoksulluk koşulları altında yaşayan kişilerin temel hak ve ihtiyaçlarına erişimlerine ve kişilerin güçlenme süreçlerine destek olmak amacıyla, destekçiler ve derin yoksullukla mücadele eden insanlar arasında köprü olmayı hedefler.
3. Sürdürülebilirlik İlkesi: “Derin yoksulluk”; uzun süreli gelir yoksulluğu, temel hak ve ihtiyaçlara erişimin yoksunluğu ve sosyal dışlanma unsurlarının bir araya geldiği bir haldir. Bu koşullar içinde kişilerin öngörülebilir gelecekte haklarına erişimi ciddi derecede risk altındadır ve derin yoksulluk nesilden nesile aktarılarak sürer. DYA yoksullukla mücadelenin kişilerin yoksulluk döngüsünün içinden çıkmaları için oluşturulacak sürdürülebilir politika değişimleriyle mümkün olabileceğini savunur.
4. Acil Müdahale İlkesi: Yoksulluk koşulları; kişilerin yeterli besine, içme suyuna, temel hijyen ve güvenlik koşullarına, eğitime, psikososyal ihtiyaçlara erişimini engellemesi sebebiyle en temel haklardan olan yaşam ve gelişim haklarını ihlal eder. Bu durum, kişilerin fiziksel ve duygusal iyi olma haline zarar verir, özellikle çocukların gelişimlerinde geri döndürülemez hasarlara yol açar. Bu sebeple Derin Yoksulluk Ağı sürdürülebilir politika değişimlerinin yanında, yerel yönetimlerin ve merkezi yönetim organlarının yoksulluk koşulları altında yaşayan kişilerin temel hak ve ihtiyaçlarına erişimlerini acil olarak sağlaması gerekliliğini vurgular.
5. İnsan Onurunun Korunması İlkesi: Sosyal desteklerin kişilere ulaştırılmasında ve kamuya yaygınlaştırılmasında kişilerin hak, özgürlük ve onurunun gözetilmesi gerektiği düşüncesiyle hareket eder. Kişilerin yoksullukla mücadelesinin herhangi bir çıkar amacıyla nesneleştirilmesine karşı çıkar.
6. Katılım İlkesi: Derin Yoksulluk Ağı; yoksullukla mücadelenin yerel ve merkezi yönetim düzeyinde, yoksulluğun çok boyutlu yapısı içinde ele alınarak, yoksulluğu doğrudan deneyimleyen kişilerin öznesi olduğu sürdürülebilir politika değişimleriyle gerçekleşebileceğini savunur. Yoksulluk koşullarını doğrudan deneyimleyen ve bu politikalardan doğrudan etkilenecek pozisyonda olan kişilerin ve bu alanda çalışan STK’ların politika yapım süreçlerine dahil olmaları gerektiğine inanır.
7. Açık Alan İlkesi: DYA gönüllüler, destekçiler, çalışanlar ve yoksullukla mücadele eden kişilerden oluşur. Bu bileşenlerden gelecek fikirler DYA işleyişinde yer bulur
8. Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik İlkesi: DYA faaliyetlerinde ve bütçe kullanımında hesap verilebilir ve şeffaf olmayı hedefler.