Medyada Yoksulluk Gündemi: 11-17 Ekim 2021 – Derin Yoksulluk Ağı
Derin Yoksulluk Ağı Logosu
dya facebook hesabı e-posta gönder dya twitter hesabı dya instagram hesabı dya instagram hesabı

Medyada Yoksulluk Gündemi: 11-17 Ekim 2021

Her hafta pazartesi günleri güncellenen haftalık medya taraması, çevrimiçi medya kanallarında yayınlanan yoksulluk ve yoksulluğun yol açtığı insan hakları ihlalleri temalı haberleri bir arada görebileceğiniz bir seri olarak hazırlandı.

DERİN YOKSULLUK AĞI

Haftalık Haber Taraması 11 Ekim 2021 – 17 Ekim

Evrensel, 11-Ekim 2021

"1000 lira para alacağım 300 TL devlet tırpanlıyor"


Türkiye’nin en zenginleri arasına giren Demirören, Cengiz Holding gibi pek çok şirketin mal varlıklarını yurt dışına çıkartarak vergiden kaçındıklarına ilişkin belgeler günlerdir konuşuluyor. Bir tarafta ise yılın ilk 3 ayından itibaren vergi dilimine giren, yılın son aylarında ücretleri giderek eriyen işçiler bulunuyor.

Özkan, 33 yaşında evli ve iki çocuk babası. 14 yaşından bu yana çalıştığını söylüyor. Şu an ise otomotiv parçaları boyayan bir işyerinde çalışıyor. Özkan’ın çalıştığı işyeri çok tehlikeli sınıfına giriyor. Kimyasal malzemelerin yoğun olduğu, hiçbir güvenlik önleminin de alınmadığı bir işyerinde sigortasız çalıştırılma teklifini kendisi götürüyor patrona. Neden mi? Özkan oturdukları evi alabilmek için kredi çekmiş ve şu an iki ayrı bankaya kredi borcu var; maaşından yapılan kesintilerin onu çok bunalttığını, maaş yatar yatmaz elinde avucunda hiçbir şey kalmadığını ifade ediyor: “Maaş yatar yatmaz banka el koyuyor, elde avuçta bir şey kalmıyor. Bizim işyerinde zaten mesailerin bir kısmı elden veriliyordu, elimde kalan para o oluyor bir tek. Baktım olacak gibi değil, çıktım patrona dedim beni sigortasız çalıştır. Sigorta paramı da elden ver. Sigorta paramın tamamını da vermiş değil gerçi ya en azından dünkü gibi kesinti olmuyor. Şimdi sen bana diyorsun ya bu şirketler paralarını yurt dışına kaçırıyor. Adam vergi ödememek için kaçırmış işte. Bu halime bakarsak ben de vergi kaçırıyorum ama sor bir neden? Geçinemiyorum, ekonomik darboğazdayım ondan. Kazandığım çok bir şeymiş gibi vergi kesiyor devlet. Zaten ödediğim faturadan, her şeyden vergi kesiyorsun. Yetmiyor maaşımdan da kesiyorsun. Ben 1000 TL mesai parası alacağım, 300 TL devlet tırpanlıyor. Mesaiyi birlikte mi yaptık da benden tırpanlıyorsun? Git Cengiz’den al, Demirören’den al.”

Habere ulaşmak için tıklayınız:

DW, 11-Ekim 2021

Atık işçileri ne talep ediyor?

İstanbul'da depolara yapılan denetimlerle zor durumda kalan atık işçileri, "kimse böyle yaşamak istemez" diyor. Atık işçilerine taleplerini sorduk.

İstanbul Valiliği denetimlerin hedefinin, "atıkların geri kazanımı için yapılan toplama ve geri dönüşüm faaliyetlerinin mevzuat hükümlerine uygunluğunun sağlanması" olduğunu belirtiyor.

"Bu insanlara yatacak-barınak vermeleri gerektiği yerde kendi imkanlarıyla kurdukları yeri bile ellerinden almaya çalışıyorlar" diyen atık işçileri kimsenin böyle yaşamak istemeyeceğini söylüyor. 

Peki çekçekçi olarak bilinen atık toplayıcıları ne istiyor?

Baskının yapıldığı Ümraniye’deki işçilere mikrofon uzattık.

Habere ulaşmak için tıklayınız:

Evrensel, 11-Ekim 2021

İzmir Barosu: Dünya Kız Çocukları Günü kutlanacak bir gün değil, eşitsizlikle mücadele günüdür

Habere ulaşmak için tıklayınız:

Evrensel, 11-Ekim 2021

Eğitim Sen: Çocuğu koruyan uluslararası sözleşmeler derhal hayata geçirilmeli

“20 Nisan 2021’de TÜİK’in yayınladığı İstatistiklerde Çocuk Raporu’na göre, son on yılda 16-17 yaş grubunda toplam 334 bin 738 kız çocuğu evlendirildi. İnsan Hakları Derneği’nin İstanbul Şubesi Çocuk Hakları Raporu’na göre ise 2002’den bu yana 18 yaşın altında en az 440 bin çocuk doğum yaptı. Nüfus kayıtlarına geçmeyen bilgilerin TÜİK verilerine yansımadığı göz önüne alındığında, psikolojik, ekonomik ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklanan istismar ve şiddeti içinde barındıran çocuk yaşta evliliklerin çok daha fazla olduğu tahmin edilmektedir. Çocuk yaşta yapılan evlilikler, kız çocuklarına henüz hazır olmadıkları ağır sorumluluklar yüklemekte, onların sağlığını tehlikeye atmakta, eğitimden ve kamusal alandan kopmalarına sebep olmaktadır.”

Habere ulaşmak için tıklayınız:




sendika, 11-Ekim 2021

Deniz bitti! – Ergin Yıldızoğlu (Cumhuriyet)

Stagflasyon yerleştiğinde, merkez bankaları ve hükümetler ne yapacaklarını bilemiyorlar. Enflasyonla mücadele etmek için faizleri artırmak, kamu harcamalarını kısmak gibi toplam talebi daraltıcı önlemler ekonomik durgunluğu derinleştiriyor. Ekonomik durgunluğa karşı, talebi ve yatırımları artırıcı önlemler (faiz indirimi, kamu harcamaları vb.) enflasyonu körüklüyor. Tam bir tıkanma durumu.

Habere ulaşmak için tıklayınız:


Bianet, 11-Ekim 2021

"Kız Çocukları Günü'ne öncülük eden Türkiye, İstanbul Sözleşmesine yeniden taraf olmalı"


İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi, Dünya Kız Çocukları Günü vesilesiyle yayınladığı açıklamada, kız çocuklarının insan onuruna yaraşır bir hayat sürmeleri için çabalarının devam ettiğini belirtti.

Habere ulaşmak için tıklayınız:

 


Bianet, 11-Ekim 2021

Tarım işçisi ailenin çocuğuna ait ceset, su birikintisinde bulundu

Urfa'dan çalışmak için Çorum'a giden mevsimlik tarım işçisi Kubacık ailesinin, 13 yaşındaki oğulları Ali Kubacık'tan haber alamadıklarını bildirmesi üzerine arazide arama çalışmalarına başlandı.

"İş cinayetlerinde ölen çocukların %53'ü tarım işçisi"

İSİG Meclisi'nden (İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi) Pınar Abdal, tarımın Türkiye'de ücretli ve ücretsiz aile işçisi çocuk işçiliğin en yoğun olduğu işkolu ve çocuk işçiliği bakımından başlıca sektör olduğun belirtmişti.

"Çocuk iş cinayetleri de ağırlıklı olarak çocuk istihdamının en fazla olduğu ve kötü çalışma koşullarının yoğun olduğu alanlardan biri olan tarımda yoğunlaşıyor. Mevsimlik gezici tarım işçilerinin konakladıkları yerleşim yerlerinde yaşayanların yarısından fazlasının çocuk olduğu biliniyor. Bunların arasında ailesinin yanında götürmek zorunda olduğu küçük çocuklar da var.

"İş cinayetlerinde yaşamını yitiren çocukların yüzde 53'ü tarım işçisi. Tarım sektöründe çalışan çocuklar, tarım arazisine ulaşmak üzere kamyonet ve traktör kazaları, böcek ve tarım ilaçları olmak üzere kimyasal maddeye maruz kalınması, aşırı sıcak ve nemli ortamlarda çalışma, böcek ısırmaları gibi pek çok sebeple daha yaşamlarını yitiriyor."

Habere ulaşmak için tıklayınız:





Birgün 11-Ekim 2021

Türkiye depresyon vakalarındaki artışta Avrupa birincisi

Tıp dergisi 'The Lancet'te yayınlanan bir araştırmaya göre Türkiye, Covid-19 kaynaklı depresyon ve anksiyete vakalarının artışında Avrupa'da ilk sırada yer aldı.

Habere ulaşmak için tıklayınız:


gazeteduvaR., 11-Ekim 2021

İddia: 5 çocuğun öldüğü servisin kapısı iple bağlıydı

Kardeşlerin yakını Keziban Eser ise sürücü A.Ş'yi çocukları okula götürürken gördüklerini ve kapıya dikkat etmesi için uyardıklarını anlattı. Eser, "Üç, dört gün önce minibüs buradan geçti. Öğrenciler içinde doluyken arabanın kapısı açıldı. Eşim bağırdı, 'Adalettin bir gün çocukları öldüreceksin.' Bizi hiç dinlemedi, uyardık" diye konuştu. Eser, mahallede okul bulunmasına rağmen öğretmen ataması yapılmadığı için çocukların başka okullarda eğitim gördüğünü de sözlerine ekledi.

Habere ulaşmak için tıklayınız:



Evrensel, 11-Ekim 2021

DEÜ Hukuk Fakültesi öğrencileri: Tek kaygımız barınma değil


Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesinde okuyan öğrenciler yüksek barınma ve eğitim giderleri nedeniyle okurken çalışmak zorunda kaldıklarını belirtiyor.

Habere ulaşmak için tıklayınız:




Sendika, 11-Ekim 2021

Patronun “cennet”i işçinin “uçurum”u – Çiğdem Toker (Sözcü)

Bir yanda kamu kaynaklarından yaptığı serveti vergi cennetlerine taşıyan patronlar (Pandora Papers), diğer yandan hayatta kalmak için atık toplayana devlet baskısı. İki haber de aynı haftanın gündemiydi.

Servetini “cennet”e taşıyan ile atık kağıt işçisinin tek ama önemli ortak yanı ise şu: Yurttaşlık.

Ne var ki, bir yurttaşın “vergi cenneti”, diğerinin uçurumu.

Atık işçisini uçuruma itense, “vergi cenneti” düzeninin ta kendisi.

Hakiki bir değişim ancak bu neden-sonuç ilişkisi daha berrak ve yaygın görüldükçe mümkün olsa gerek.

Habere ulaşmak için tıklayınız:




Birgün, 12-Ekim 2021

120 milyon dolarlık merkez çürüyor

Aydın’ın Kuşadası ilçesinde temeli 2005’te atılan ve 120 milyon dolara mal olan Efes Kongre Merkezi 2013 yılında tamamlandı. Avrupa’nın üçüncü, ülkenin ise en büyük kongre merkezi olan Efes Kongre Merkezi (KOMER) üç yıldır çürümeye bırakıldı.

Habere ulaşmak için tıklayınız:




Evrensel, 12-Ekim 2021

TBMM'de vergi düzenlemesi görüşmelerinde vergi adaletsizliği eleştirileri

"ASGARİ ÜCRETTEN VERGİ ALACAKSINIZ, SONRA VERGİ CENNETLERİ İLE VERGİ KAÇIRANLARA MÜSAADE EDECEKSİNİZ"

Teklifinin tümü üzerindeki görüşmelerde İyi Parti grubu adına söz alan Samsun Milletvekili Erhan Usta, 835 bin esnaftan gelir vergisi alınmaması uygulaması ile ilgili faydalı ancak geç kalınmış bir düzenleme yapıldığını söyledi. Türkiye'de kapsamlı bir vergi reformuna ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Usta, vergi sisteminin adaletsiz olduğunu belirtti. Usta, "İnsanlar vergi altında inim inim inlerken, Meclis'i böyle genelgeçer meselelerle meşgul etmemek lazım. Türkiye'de vergi cennetlerine para kaçırmaya engel olmayan, tam tersine bunu teşvik eden bir sistem var. Asgari ücretten vergi alacaksınız, milletin ümüğüne basacaksınız, ondan sonra vergi cennetlerine milyarlarca doların kaçırılmasına müsaade edeceksiniz, vergi almayacaksınız. Böyle bir adaletsizlik olamaz." dedi.

Habere ulaşmak için tıklayınız:



euronews., 12-Ekim 2021

Bir atık kağıt işçisi anlatıyor: Bu işin heveslisi değiliz, uyuşturucu kaçakçısı muamelesi yapılıyor

"Haksız kazanç arıyorlarsa milyonlarca para götürenlere baksınlar" diyen işçi Aydın Sımaklı, son haftalarda depolarına yapılan zabıta ve polis baskınlarını da anlamakta zorlandığını söylüyor:

"Sabaha doğru operasyonlar oluyor. Sanki biz uyuşturucu tacircisiymişiz veya kaçakçılık yapıyormuşuz gibi... Biz hepimiz buradayız, ne gerek var sabaha karşı yapılan operasyonlara? Bir ülke vatandaşına nasıl bunu yapar? Hepimizi çıkarmışlar, GBT bakılıyor. Ve tek birimizden bile bir suç çıkmadı. Çok mahcup oldum, ekmeğimizde olan insanlarız. Kimseye bir zararımız yok."

Günden güne artan işsizlik nedeniyle aralarına üniversite mezunları veya atanamayan öğretmenlerin katıldığını ifade eden atık toplayıcısı Sımaklı, bu operasyonlarla on binlerce insanın işsizler ordusuna dahil edileceğini söylüyor:

"Operasyona katılan polise, zabıtaya sordum. Bugün yıktınız biz yarın ne yapacağız? Onların da bir şeyden haberi yok, size bilgi verilmedi mi diye sordular. Ben ekmeğimi günlük kazanıyorum. Sigortalı değiliz, çalışmasak açız. Ne toplanın gidin dediler ne de çalışın. Gece gündüz ha geldi gelecekler diye bekliyoruz. Bizi ziyarete gelen siyasiler Anadolu ve Avrupa yakalarında büyük şirketlerin iki geri dönüşüm tesisi kurulduğunu söyledi. Bütün geri dönüşüm mallarının buralara aktarılması isteniyormuş. Hatta biri bitmek üzereymiş."

Habere ulaşmak için tıklayınız:

artıgerçek, 12 Ekim 2021

Diyarbakır’da kira fiyatları üç katına çıktı: Böyle sürerse sosyal çöküşü getirecek

'Ekonomik kriz ve doların yükselişiyle ham madde fiyatlarında artış yaşandı. İmalatta krizi fırsata çevirmek isteyenler, bu fiyatların üstüne bir, iki kat zam koyarak piyasaya sürdüler.'

Habere ulaşmak için tıklayınız:






artıgerçek, 12-Ekim 2021

Alaattin Aktaş: Üniversite mezunlarının kurye olduğu ülkede işsizlik yüzde 12 olabilir mi?

Dünya yazarı Aktaş, 'Sokaktaki gerçek, TÜİK’in verileriyle uyuşmuyor. Üç beş kişilik iş için binlerce başvuru yapılıyor olması herhalde bir gösterge' dedi.


Habere ulaşmak için tıklayınız:






Birgün, 12-Ekim 2021

Özel yurtlar kamulaştırılsın ve tüm öğrencilere açılsın


Öğrenciler taleplerini ise şöyle sıraladı:

“Tüm bunlara karşın, taleplerimiz açık ve nettir: Özel yurtlar kamulaştırılsın, öğrencilere açılsın. Kiralara üst sınır getirilsin Öğrenci bursları ve kredileri yükseltilsin. Devlet yurtlarının sayısı ve niteliği arttırılsın. Tarikat ve cemaat yurtları kamulaştırılsın. Atıl durumda olan devlet daireleri yurt yapılsın. Bütün üniversitelileri mücadeleyi büyütmek için sokaklara çağırıyoruz.” Öte yandan İstanbul Meslek Odaları Koordinasyonu, "Barınma ve Yurt Sorunlarına" ilişkin yazılı bir basın açıklaması yayımladı. Açıklamada “Gençlerimizin barınma, eğitim, sağlık, beslenme ulaşım, iş bulma haklarının insanca yaşayabilecekleri seviyeye getirilmesini talep ediyoruz. Gençlerin hem evrensel hem de yerel bir insan hakkı olan, ‘eşit biçimde eğitim alma haklarını’ savunmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verildi.

Habere ulaşmak için tıklayınız:




Evrensel, 12-Ekim 2021

Kalacak yer bulamayan üniversite öğrencisi okulunu dondurdu


Tüm ülkede olduğu gibi Dersim'de de üniversite öğrencilerinin barınma sorunu devam ediyor. Munzur Üniversitesi Edebiyat Bölümünü kazanan bir öğrenci kalacak yer bulamadığı için okul kaydını dondurdu.

Habere ulaşmak için tıklayınız:






artıgerçek, 12-Ekim 2021

Yükseköğretim işsizliği ilköğretimden fazla olduğu tek ülkeyiz


Türkiye’de üniversite mezunlarının işsizlik oranı yüzde 9;8. İlköğretim okulu mezunlarının işsizlik oranı ise 9;1. Dört işsizden 1’i üniversite mezunu.

Habere ulaşmak için tıklayınız:




Birgün, 13-Ekim 2021

Eskişehir'de eylül ücretini ödeyemeyen 100'e yakın öğrenci KYK yurtlarından atıldı


“Bizler, 3 Ekim’de yurtlara giriş yaptık. Giriş yaptığımız sırada ödemelerin nasıl yapıldığını sorduğumuzda, ayın son gününe kadar yapabileceğimizi söylediler. Bu sabah kalmadığımız eylül ayı için ödeme yapmadığımız gerekçesiyle yurttan atıldığımızı öğrendik. Hem de hiçbir bilgilendirme yapılmadan. Sabah kahvaltısı için yemekhaneye indiğimizde parmak sistemi çalışmadı. Oradaki görevliler, bize yurttan atıldığımızı söyledi.”

Habere ulaşmak için tıklayınız:





Cumhuriyet, 13-Ekim 2021

‘Yok’ gibi davranma politikliği (Deniz Yıldırım)

Halkın çoğunluğu için işlerin kötüye gittiği gerçeğini yok sayabilirsiniz.

Pahalılık, zamlar, geçim zorlukları başını almış giderken, paramız günden güne değer yitirirken; hayatımızdaki en istikrarlı yan geçim şartlarımızın kötüleşmesiyken, bunlar yokmuş gibi davranabilirsiniz.


Habere ulaşmak için tıklayınız:





artıgerçek, 13 Ekim 2021

Eğitimcilerden çocukların öldüğü öğrenci servisi kazasına tepki: Sorumlusu siyasi iktidar

Kazanın bir ‘taşımalı eğitim cinayeti’ olduğunu belirten eğitimciler ‘Bunun hesabı verilmeli ve başka cinayetleri engellemek için öğrencinin mekanında standart olanak sağlanmalı’ dedi.

Habere ulaşmak için tıklayınız:

evrensel, 13-Ekim 2021

"Taşımalı eğitim istisnai bir model olmalı"

Afyonkarahisar’da taşımalı eğitim kapsamındaki ortaokul öğrencilerini taşıyan servisin yaptığı kaza sonucu 5 çocuğun ölmesi gözleri bir kez daha ülkedeki taşımalı eğitime çevrildi. Büyük bölümü AKP iktidarları döneminde kapatılan köy okulları ile yatılı bölge ortaokullarındaki öğrenciler, eğitime erişebilmek için servislere mahkûm edildi.

Habere ulaşmak için tıklayınız:


Birgün, 13-Ekim 2021

Eğitime değil ölüme taşıdılar

Köy okullarının kapatılmasının ardından 1998’den bu yana 19 milyon öğrenci servis kullanmaya mahkûm edildi. İktidar, üç nokta emniyet kemeri ve sensörlü koltuk uygulamasını üçüncü kez erteledi.

Habere ulaşmak için tıklayınız:



UMUT-SEN, 13-Ekim 2021

Zincir Marketlere Üretim Yapan Buck Avrasya’da Kölelik Sistemi!

‘ÇOCUK İŞÇİLER ÇALIŞTIRILIYOR’

Buck Avrasya’nın Almanya’da lüks içinde yaşayan patronu Gül Bereket ve yönetici Gülnur Aytuğ, üretimde, büroda ve etiket paketleme bölümlerinde kadın, çocuk demeden işçileri sigortasız, yemek vermeden, hijyen olmayan koşullarda 100 liralık yevmiyelerle çalıştırıldığını anlatan işçi “18 yaşından küçük çocuk işçiler var. Günlük sigorta yapmışlar, o bile düzensiz yatırılıyor. Yemek vermiyorlar, evden getiriyoruz. Verdikleri günlük 100 lira para, onun da 2200 TL’si yatıyor, gerisi yatmıyor. Cumartesi, Pazar paralarını vermiyorlar izin yaptığımız için.” diyor

‘NEFES ALAMIYORUZ!’

“Paralarımız eksik verilirken üstüne kimyasal madde için herhangi bir önlem de alınmıyor. Geçtiğimiz gün bizzat benim başıma geldi. Üzerime kimyasal madde döküldü ve şu an yanmış şekilde evde yatıyorum. Koruyucu hiçbir kıyafetimiz yok, sivil giyinip çalışıyoruz. Her gün birçok arkadaşımızın başına geliyor, üstümüz başımız yanık oluyor.

Mesai saatleri içinde su içiyoruz, ‘molada için’ diyorlar. Bu sefer molalarımızdan kesiliyor. 15 dakika mola yapacağımıza 10 dakika yapıyoruz. Zaten bodrum katta pisliklerin, pis kokunun içinde çalışıyoruz. Tam anlamıyla ‘nefes’ aldırmıyorlar bize.”

Habere ulaşmak için tıklayınız:



ilerihaber, 13-Ekim 2021

Yasak bitti: 3 ayda 518 bin kişi kovuldu

Yasakların kalkması ile başlayan işten çıkarma furyasındaki ilk 3 ayda 518 bin kişi işsizlik maaşı için başvuruda bulundu. Fonun gelir gider dengesinde ise bozulma var.


Habere ulaşmak için tıklayınız:



Evrensel, 13-Ekim 2021

Pahalılıktan liseliler de şikayetçi: Kaynak kitabın ucuzunu arıyoruz

FİYATLAR UÇUK

Aylık harcamasının 450 TL’yi bulduğunu belirten Ayrancı Aysel Yücetürk Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi “Bu para da kaynak kitaplara, yemek parama ve ulaşıma gidiyor.  Bunun çoğunluğu da kaynak kitaba gidiyor” dedi. Okuma kitaplarının bile 30 TL olduğunu dile getiren öğrenci “Okulumuzda su 1.50 TL. Neredeyse tüm yemekler en az 10 TL. Yani fiyatlar uçuk” diye konuşarak en önemli sorununun ekonomik olduğunu düşünüyor.

Habere ulaşmak için tıklayınız:

artıgerçek, 13-Ekim 2021

Atık toplama işçilerinin ekonomiye yıllık katkısı: 10 milyar TL

Atık malzemeleri toplamada yılbaşından itibaren depozito sistemi geliyor. 500 bine yakın atık toplayıcısına yönelik baskıların nedeninin bu işi tek bir şirkete vermek olduğu iddia ediliyor.

Ege Plastik Sanayicileri Dayanışma Derneği (EGEPLASDER) Yönetim Kurulu Başkanı ve Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Başkan Yardımcısı Şener Gençer de atık işçilerinin ekonomideki önemine dikkat çekiyor. Türkiye’de 2019 yılı itibarıyla kağıt atıkların yüzde 43, plastik atıkların yüzde 27, cam atıkların yüzde 12, tekstil atıklarının yüzde 8, metal atıkların yüzde 4 oranında geri dönüştürüldüğünü hatırlatan Gençer, şunları söylüyor: 

“Bugün dünyada yılda 370 milyon ton olan plastik tüketiminin, 2050’de 1 milyar tonu geçmesi bekleniyor. Küresel geri dönüşüm sektörünün ise 2050’deki bu talebin yaklaşık yüzde 60’ını karşılayacağı öngörülüyor. Bugün sokak ve caddelerimizde gördüğümüz atık toplayıcı vatandaşlarımız, maddi imkânsızlıklar nedeni ile bu işi bir geçim kapısı olarak görmekte olsalar da geri dönüşüm ekonomimiz için hayati işlev yüklenmekteler. Yerel yönetimlerin tam anlamıyla ilgilenmediği çok önemli bir işi yapmaktalar.”

Habere ulaşmak için tıklayınız:






artıgerçek, 13-Ekim 2021

Tüketicilerden 'Temel gıdada KDV 0, diğerlerinde yüzde 1 olsun’ teklifine destek


Tüketici Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Aziz Koçal, bu adımın pandeminin ilk gününde atılması gerektiğini söylüyor. Birçok lüks tüketim ürününde ÖTV-KDV gibi vergilerin sıfırlandığını hatırlatan Koçal, “Evrensel insan hakları beyannamesiyle garanti altına alınan temel gıdaya ulaşım için vergi ödemek akıl dışı. Gıdada vergi yüzde 1-8 arasında değişiyor, elektrik-su-doğal gazda yüzde 18’leri buluyor. Geniş kapsamlı bir vergi düzenlemesi şart” dedi.

‘KENDİ KENDİNE YETEN 7 ÜLKEDEN BİRİSİYKEN, 7 ÜRÜN ÜRETEMEYEN BİR ÜLKEYE DOĞRU GİDİYORUZ’

Koçal, yalnızca KDV indiriminin de yetersiz kalacağını belirterek “Bizim tarımda dışa bağımlılığı bitirmemiz gerekiyor. Kendi kendine yeten 7 ülkeden birisiyken 7 ürün üretemeyen bir ülkeye doğru gidiyoruz. Çiftçimizi üretime küstürdüğümüz sürece vergilendirebileceğimiz bir gıda ürünümüz de olmayacak elimizde” diye konuştu.


Habere ulaşmak için tıklayınız:






sendika, 13-Ekim 2021

Vergi cennetine’ kaçağa göz yumuluyor – Mustafa Sönmez (Al-Monitor)

Türkiye vergi adaleti açısından çok gerilerde bir ülke. Vergilerin üçte ikisi dolaylı ve tüketiciden alınıyor. Ücretli, maaşlı, emekli kesimlerin sayısı 30 milyonu aşıyor ve vergilerin doğrudan olanları bu kesimden, kaynaktan, bordrolarından kesiliyor. Şirketlerin vergi yükü ise toplam vergiler içinde yüzde 10 dolayında. Şirketler ve varlıklı kesim birçok vergiden kaçınma ve vergi kaçırma yollarıyla yüklerini azaltıyorlar. Vergi cennetlerini kullanma da bu yollardan biri ve ortaya çıktıkça halkta haklı bir tepkiye neden oluyor.

Habere ulaşmak için tıklayınız:







artıgerçek, 14-Ekim 2021

Üniversite mezunu olan ama mesleklerini yapamayan gençler: Hizmet sektöründe cehennemi yaşıyoruz

‘Temel insani değerlerin rafa kalktığı, kendine has acımasız kurallarını oluşturmuş, sadece kâr hırsının egemen olduğu, çalışan için adeta korku filmine dönüşmüş bir ortam.’


Habere ulaşmak için tıklayınız:





artıgerçek, 14-Ekim 2021

Dünya Sefalet Endeksi’nde Türkiye 21’inci sırada


Ekonomik göstergelerin esas alınarak hesaplandığı Dünya Sefalet Endeksi’nde Türkiye 156 ülke içinde 21. sırada yer aldı.

Habere ulaşmak için tıklayınız:






Evrensel, 14-Ekim 2021

Plaspak işçileri: Dayanacak gücümüz kalmadı


Çorlu’da kadın işçilerin çoğunlukta olduğu temizlik bezi, mob, sünger üretimi yapan Plaspak fabrikasında işçiler 12 saat çalışmaya mecbur bırakılıyor.

Habere ulaşmak için tıklayınız:

Evrensel, 14-Ekim 2021

"Kuryenin ekmek kavgası, patronun para sevdası"


Ellerinde paketleri zamana karşı yarışıyor kuryeler. Tepelerinde ‘puan sistemi’... ‘Hızlı ve sıcak’ yetişmek için kendilerini de tehlikeye atıyorlar…

Habere ulaşmak için tıklayınız:





ilerihaber, 14-Ekim 2021

Çiftçi kan ağlıyor: Nohut Meksika’dan, mısır Macaristan’dan getiriliyor

Çiftçinin ürünü elinde kalırken nohudun Meksika’dan, kırmızı mercimek ve yeşil mercimeğin Kanada’dan, pirincin Vietnam’dan, mısır konservesinin Macaristan’dan ithal edildiği iddia edildi.

Habere ulaşmak için tıklayınız:

Bianet, 14-Ekim 2021

DEĞİŞEN YÖNETMELİKLER NE DİYOR?Okul servislerindeki denetimsizlik ölümlere neden oluyor


Eğitimciler ve veliler servis sorununu ve taşımalı eğitimi bianet'e değerlendirdi. Yılmaz: Servisler iyi denetlenmiyor, Kurul: Yönetmelik değişimiyle ilgili dava açtık, Aytekin: Taşımalı eğitimde kullanılacak araçlar mutlaka kamuya ait olmalı.


Habere ulaşmak için tıklayınız:

https://bianet.org/bianet/insan-haklari/251827-okul-servislerindeki-denetimsizlik-olumlere-neden-oluyor





Bianet, 14-Ekim 2021

İki ailenin pazar ve market alışverişi

Marketten alışveriş yapan bir ailenin 6 kalemlik temel bile sayılamayacak harcaması bugünün koşullarında 46 lira tutarken, pazardan sadece mevsim yeşillikleri ve meyve almak için 120 liralık harcamayı gözden çıkarmak gerekiyor.

Doların 9,18 TL’ye, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı resmi enflasyonun yüzde 20’ye dayandığı şu günlerde market ve pazar alışverişi fiyatları hızla artıyor.

bianet'le biri pazar diğeri market alışverişini paylaşan iki aile pahalılıktan şikayet ediyor. 2 bin 500 liralık maaşla geçinen ve kira vermeyen işçi emeklisi ailelerin paylaştığı fiyatlar şöyle:

Habere ulaşmak için tıklayınız:



gazeteduvaR., 15-Ekim 2021

KİPTAŞ, Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi'ne 15 milyon TL harcamış


AK Parti döneminde İBB iştiraki KİPTAŞ’ın, Bilal Erdoğan'ın mezun olduğu Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi için yaklaşık 15 milyon lira harcadığı ortaya çıktı.

Habere ulaşmak için tıklayınız:






Evrensel, 15-Ekim 2021

Doç. Dr. Ümit Akçay: TL'nin değersizleşmesi bir strateji, yoksuldan zengine kaynak akıyor

İktisatçı Doç. Dr. Ümit Akçay’a göre TL’deki değersizleşme iktidarın iktisadi ve politik tercihinin doğal bir sonucu.

Teknik olarak iktisatçıların konuştuğu anlamda bir kriz yok. Ama geliri enflasyon oranında artmayan kişiler için bir kriz yaşanıyor elbette. Bu kesimler yoksullaşıyor, alım gücü düşüyor. Bu kesimlerden, TL hareketi ile beraber geliri enflasyon oranında hatta daha yüksek artan kesimlere kaynak transferi yaşanıyor.

Ne kadar yoksullaşıyoruz?

Enflasyonda resmi rakamlar yüzde 20’ler düzeyinde. Ama örneğin gıda enflasyonuna baktığımızda bir filenin pazardan dolmasının bir yıl önce kaça geldiği şimdi kaça geldiğine baktığımızda yoksullaşmanın düzeyini görebiliriz. Girdileri enflasyon oranında artmayan tüm toplum kesimleri yoksullaşıyor. Önümüzdeki dönem asgari ücret tespit edilecek. Burası kritik olacak. Çünkü burada minimum enflasyon oranında bir asgari ücret artışı sağlanamazsa eğer o zaman geniş toplum kesimlerinin çok daha yoksullaştığı, alım güçlerinin çok daha düştüğü bir dönemle karşı karşıya kalacağız. Böyle bir durumda iktidarın böyle bir asgari ücret artışı yapmaması aslında seçimi kaybetmeyi garantilemesi anlamına gelecek bir yanıyla. Dikkatle izlemek lazım. Türkiye’de maalesef asgari ücret ortalama ücret seviyesi haline gelmiş durumda. Çalışanların neredeyse yarısı asgari ücret alıyor. Asgari ücretin yükseltilmesi bütün bu dönemde kayıpların en azından minimuma indirilmesi için önemli bir destek olabilir.

Habere ulaşmak için tıklayınız:





Evrensel, 15 Ekim 2021

Devlet okulunda 'sınıf' farkı | Parayı verene özel dil sınıfı

Devlet okullarındaki uygulamalar özelleri aratmıyor. Ortaokullarda ‘yabancı dil’ eğitimi adı altında 5 bin TL verenlere ‘özel dil sınıfı’ açılıyor. Parayı veremeyenler ise ayrı sınıflarda toplanıyor.

Bu sınıflarda ayrıca ders kitapları da farklı. Okul idaresi bu kitapları zorunlu tutuyor. Veliler, bir de 700-1000 TL arasında kitap parasını zorunlu bağış adı altında ödüyor. Bu sınıflarda ders veren yabancı dil dersi öğretmenleri ise okul kadrosunda olmayan, dışarıdan belli bir ücret karşılığında güvencesiz çalıştırılıyor. Yabancı dilin yanında bu sınıflarda uzun süre okuldan uzaklaşmış, dikkat eksikliği olan çocuklar için de çeşitli programlar sunuluyor. Paket program adı altında sunulan bu programlar içinde kişisel gelişim de yer alıyor.

Habere ulaşmak için tıklayınız:

Evrensel, 15 Ekim 2021

'Patronlar işçinin can güvenliğini maliyet olarak görüyor'


Gıda-İş Genel Sekreteri Levent Gökçek, bugün işçilerin hayatının patronların insafına terk edildiğini, patronların kâr oranlarıyla iş kazaları arasında orantılı bir artış olduğunu söyledi. İş güvenliğinin patronlar arasında maliyet girdisi olarak görüldüğünü de belirten Gökçek iş kazalarına karşı işçilerin örgütlü mücadelesine dikkat çekti.

Toplantı da söz alan işçiler de kendi işyerinlerindeki uygulamalardan bahsederek eğitim almadıkları halde eğitim aldıklarına dair kağıt imzaladıklarını söyledi. İş güvenliği uzmanlarının da patrondan çekindiğini belirten işçiler, sendikalarının bu konuda gerekeni yapmasını istedi.

Habere ulaşmak için tıklayınız:





Evrensel, 15-Ekim 2021

Çorlu'da çöplerden atık toplayan 112 mülteci gözaltına alındı

Çorlu'da çekçek diye tabir edilen araçlarla çöplerden atık toplayan mültecilere saat 06.00 sıralarında operasyon düzenlendi. Mültecilerin barındığı ve atıkları götürdükleri yerler basıldı. 112 kişi gözaltına alınırken, çekçeklere el konuldu.

Habere ulaşmak için tıklayınız:



Evrensel, 15-Ekim 2021

Stagflasyon kapıda: Hem işsizlik hem enflasyon artacak

TMMOB Makina Mühendisleri Odası "Sanayinin Sorunları" bülteninde yükselen enflasyona eşlik etme riski olan durgunluğa ve stagflasyon riskine vurgu yapıldı.


Habere ulaşmak için tıklayınız:





ilerihaber, 16-Ekim 2021

Kayıtlı çiftçi sayısı 12 yılda yüzde 46 geriledi


Ziraat Odası’nın kayıtlı  4 milyon üye rakamı ele alındığında ise odaya kayıtlı 2 milyon çiftçinin çiftçilikten uzaklaştığı görülmektedir. Tarım sektöründe yaşanan sorunların bir diğer göstergesi de son on yılda, ülkemizin 3 milyon 205 bin hektar tarım alanı ve 3 milyon 782 bin işlenen tarım alanını kaybetmiş olmasıdır”

Habere ulaşmak için tıklayınız:


Evrensel, 16-Ekim 2021

Madalyonun iki yüzü: Bir yanda ihracat şampiyonluğu diğer yanda işçilere kölelik

Oba Makarna, son sekiz yıldır ihracat şampiyonu oluyor. Diğer yandan ise fabrika işçilerin kötü çalışmalarıyla gündeme geliyor.

Habere ulaşmak için tıklayınız:




Evrensel, 16-Ekim 2021

“Dünya, Gıda Günü’nde gıdasızlığa mahkum!”


Asgari ücretin açlık sınırının altında olduğu ülkemizde gıda harcamaları, çok büyük bir kesim için en fazla harcama kalemini oluşturuyor. Yükselen döviz fiyatları ve artan işsizlikle birlikte gıda enflasyonundaki artışın vatandaşın alım gücünü büyük ölçüde azalttığını söyleyen Toprak, “Bu noktada da asgari ücret, açlık sınırı, gıda enflasyonu ve alım gücü gibi kavramlar devreye giriyor. Yurttaşlar indirim günlerini takip edip hangi ürün nerede daha uygun fiyatlı diye araştırıyor. Halk ekmeklerin önünde uzun kuyruklarda çoğu zaman saatlerce bekliyor. Çünkü 5 kuruş dahi hane bütçesi için oldukça önemli. Pazarın kapanma saatlerine yakın alışverişe giden hatta ne yazık ki pazar toplandıktan sonra geride kalanları toplamak zorunda kalan yurttaşlarımızı da görüyoruz. Sonuç olarak rahatlıkla diyebiliriz ki; enflasyon, sabit bir geliri olan ve emek gücüne dayanan kesimler için yıkıcıdır”

Habere ulaşmak için tıklayınız:





ilerihaber, 16-Ekim 2021

Pandeminden bu yana 112 bin 710 esnaf kepenk kapattı

Bakan Muş, pandemi başlangıcından itibaren haziran ayına kadar 112 bin 710 esnafın kepenk kapattığını açıkladı.

KAÇINILMAZ SON İCRA

“Kapanma döneminin bitmesiyle işlerinin düzeleceğini düşünen esnaf, geçmiş borçlarının altında ezilmeye devam ediyor. Kepenk kapatmalar hız kesmeden devam ediyor. Pandemi döneminde bir açılıp bir kapatılan, gelir kaybına göre hibe desteği alamayan ve banka kredilerine muhtaç hale getirilen esnaf toparlanamıyor. Bu yılın haziran-eylül döneminde 31 bin 339 esnaf daha dükkanını kapattı. 2020'den kalan kredilerini başka bir kredi ile kapatmaya çalışan esnafın borcu arşa çıktı. Kaçınılmaz son icra olacak.”

Habere ulaşmak için tıklayınız:





ilerihaber, 16-Ekim 2021

MEB, tasarrufu dinlemedi: 6 ayda 2 milyon lira harcadı

Milli Eğitim Bakanlığı, Cumhurbaşkanı’nın “toplantıları bakanlık salonlarında yapın” talimatına uymadı Lüks otellerdeki ‘Her şey dahil’ konseptindeki etkinliklere son 6 ayda 2 milyon 355 bin TL ödedi...


Habere ulaşmak için tıklayınız:





Birgün, 16-Ekim 2021

Yurt sorunu, MEB verilerine yansıdı


Erdoğan ‘Barınamıyoruz’ eylemi yapan öğrencileri “yalancılıkla” suçlasa da MEB’in verileri gençlerin neden isyan ettiğini ortaya koyuyor. Ülkede bin 500 öğrenciye yalnız 1 yurt düşüyor ama o kadar kontenjan yok.

Habere ulaşmak için tıklayınız:





Evrensel, 16-Ekim 2021

Vatandaşlar zamlanmadan önce akaryakıt alabilmek için saatlerce kuyrukta bekledi


“Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı henüz iki gün önce fedakârlıktan bahsetti. Ardından benzin ve motorine zam haberini aldık. Son bir yılda akaryakıt ürünlerine pompaya yansıyacak şekilde böylece 22. zam yapılmış oldu.”

Habere ulaşmak için tıklayınız:





Evrensel, 16-Ekim 2021

Lise öğrencisi: Artık bünyem az yemeye alıştı

"Okula ayağımızı basar basmaz artan zamlar bizleri karşıladı. Okulda bir şey yemenin faturası en az 16 TL, o da bizi doyurmuyor. Bazen acıksam da kantine gitmiyorum. Artık bünyem az yemeye alıştı."

Habere ulaşmak için tıklayınız:



artıgerçek, 16-Ekim 2021

Savunma için rekor harcama: 1 ayda 1 milyar 332 bin

Savunma için dokuz ayda harcanan para 6 milyar 482 milyon liraya ulaştı. Bu paranın 2 milyar 475 milyon lirası silah, araç, gereç ve savaş teçhizatına harcandı.


Habere ulaşmak için tıklayınız:





Birgün, 16-Ekim 2021

Katmerleşen yoksulluğa karşı örgütlü bir mücadele şart

Derin Yoksulluk Ağı’nın düzenlediği buluşmada LGBTİ+ bireylerin, otizmli çocukların, kanser hastalarının halihazırda zaten imkansızlıklar içinde yaşayan alt gelirli, güvencesiz insanların katmerleşen yoksulluklarının hikayeleri paylaşıldı.


Habere ulaşmak için tıklayınız:

artıgerçek, 16-Ekim 2021

'Döviz salgın gibi ruhen öldürüyor, fakirleştiriyor'

AKP göreve geldiğinden bu yana yüzde 900 devalüasyon yaşandığını belirten Prof. Dr. Osman Altuğ, 'Döviz tıpkı salgın gibi. Her gün binlerce insanı ruhen öldürüyor, fakirleştiriyor' dedi.

Habere ulaşmak için tıklayınız:






artıgerçek, 17-Ekim 2021

Türkiye gıda güvenliğinde en çok gerileyen 7. ülke

Türkiye, tüm dünyada kriz yaşanan gıda güvenliğinde yanlış politikalarla en büyük güç kaybına uğrayan ülkelerden oldu. Türkiye 9 yılda 11 sıra birden inerek 47’nciliğe geriledi.


Habere ulaşmak için tıklayınız:


artıgerçek, 17-Ekim 2021

Bütçede yoksulluk izi: GSS prim ödemeleri ilk dokuz ayda 22.2 milyar TL


Genel sağlık sigortası primini ödeyemeyenler için, yılın ilk dokuz ayında bütçeden 22.2 milyar lira harcandı. Temmuz 2021 sonu itibarıyla bu durumda 7.6 milyon kişi var.

Habere ulaşmak için tıklayınız:





Birgün, 17-Ekim 2021


Türkiye Emekliler Derneği: Maaş hesaplama sistemi değişmeli, 1500 lirayla geçinenler var

Emekli maaşlarındaki hesaplamanın 'gösterge sistemi'yle yapılması gerektiğini belirten Türkiye Emekliler Derneği Genel Başkanı Kazım Ergün, maaşların düşüklüğünden şikayetçi olduklarını söyledi.

Habere ulaşmak için tıklayınız:






Birgün, 17-Ekim 2021

7’den 70’e her gün yoksullaşıyoruz


Resmi veriler, ülkenin günden güne yoksullaştığını doğrular nitelikte sonuçlar ortaya çıkarıyor. Son olarak Dünya Bankası tarafından yayımlanan verilere göre, yoksul vatandaş sayısı 3 milyon 200 bin kişilik artışla 10 milyon 171 bin kişiye yükseldi. Yoksul sayısı 2019’da 1 milyon 481 bin kişi, 2020’de 1 milyon 751 bin kişi arttı.


Habere ulaşmak için tıklayınız:

Bianet, 17-Ekim 2021

17 EKİM DÜNYA YOKSULLUKLA MÜCADELE GÜNÜDerin Yoksulluk Ağı’ndan “Hikâyenin Yok Hali” kitabı


Derin yoksulluğun bir insan hakları ihlali olduğunu ve bireylerin temel hak ve ihtiyaçlarına erişimini kısıtladığını vurgulayan proje ekibi, kitabın hazırlık sürecinin de Derin Yoksulluk Ağı’nın merkeze aldığı dayanışma perspektifi ile sürdürüldüğünü vurguluyor.


Habere ulaşmak için tıklayınız:





Gerçek Gündem, 17-Ekim 2021

Yoksullukla Mücadele Günü’nde Hacer Foggo yazdı: 'Kağıt Toplayıcı Ferdi ve piramidin en dibindekilerin hikayesi'

Bugün Dünya Yoksullukla Mücadele Günü”, küresel yoksulluğun azaltılması ve dünya çapında yoksulluk konusuna dikkat çekmek” BM’nin farkındalık oluşturmak için ilan ettiği bir gün. Bu yazıyı yazarken bir kağıt toplayıcı arkadaşımla telefonda konuştum “nasılsın “der demez başladı anlatmaya “Ne yapayım abla gizli gizli kağıt topluyorum.”

Habere ulaşmak için tıklayınız:




ilerihaber, 17-Ekim 2021

Diyanet'in yılın ilk 6 ayında personel gideri 5.2 milyar TL oldu

Diyanet'in 2021 yılının ilk ayında ayında personel harcaması 5.2 milyar lirayı buldu. Harcama, geçen yılın aynı dönemine göre 703 milyon lira arttı.


Habere ulaşmak için tıklayınız:






Evrensel, 17-Ekim 2021

Bursa’da ekmeğe ve taksi ücretlerine zam geldi

Bursa’da ekmeğe yüzde 14,28 oranında zam yapıldı, 1.75 TL'lik ekmek 2 lira oldu. Taksi açılış ücretlerine de yüzde 10, kilometre başı ücrete ise yaklaşık yüzde 17 zam geldi.


Habere ulaşmak için tıklayınız:





Evrensel, 17-Ekim 2021

Mini mini zamlar, kara kara kışlar


“TÜİK’e göre yurttaşların yüzde 20,3’ü evlerinin ısınma ihtiyacını karşılayamıyor. Yüzde 36,7’si izolasyon yetersizliğinden, yüzde 34,7’si sızdıran çatı, nemli duvar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. nedenlerden dolayı ısınma problemi yaşıyor. TÜİK’in oranları bile ortadayken, temel tüketim maddelerinden kiralara kadar hemen her şeye zam üstüne zam gelirken, hal böyleyken ve kış kapıdayken ne oluyor? Doğalgaza yine zam geliyor. Yetmiyor, evinde doğalgaz sistemi olmasına rağmen faturalarla baş edemeyenlerin yöneldiği alternatif ısınma yöntemlerine de (biz ona çaresizlik diyoruz) yani odun ve kömüre de peş peşe zamlar geliyor.”

Habere ulaşmak için tıklayınız:





artıgerçek, 17 Ekim 2021

TEEK: Dün ürettik, bugün insanca yaşamak istiyoruz


İnternet üzerinde faaliyet gösteren 11 emekli grubu, seslerini daha gür duyurabilmek için tek çatı altında toplandı. 'Tüm Emekliler Eşgüdüm Kurulu'nu (TEEK) oluşturdu.


Habere ulaşmak için tıklayınız:




artıgerçek, 17-Ekim 2021

Bekir Ağırdır: Derinleşen ekonomik kriz sınıfsal çelişkileri ön plana çıkarıyor

'Muhafazakâr-seküler-Kürt şeklindeki üç Türkiye şimdi yoksulluk ve adaletsizlik ekseninde yeniden şekilleniyor.'

Habere ulaşmak için tıklayınız:

artıgerçek, 17-Ekim 2021

Vergi uzmanı Dr. Ozan Bingöl: Vergiler faize gitti yeni zamlar kapıda

'İlk 9 ayda 149.9 milyar lira olan gelir vergisi tahsilatının büyük bir kısmının işçi ve memurlardan kesilen gelir vergisi'


Yılın ilk 9 ayında vergi gelirleri tahsilatı yüzde 39.7 artarak 808.4 milyar liraya çıktığı halde faize 142.3 milyar ödendiğini ve bütçe açığının 61.1 milyar lirayı aştığını belirten vergi uzmanı Dr. Ozan Bingöl, “Yüksek bütçe açıkları kamu harcamalarında bir şeylerin yanlış gittiğine işaret ediyor” dedi.

Habere ulaşmak için tıklayınız: